9 Ekim 2007 Salı

kisa guzel siirler

Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular,
rüzgarlara, kuşlara, bulutlara yakın,
senin etinden, tırnağından ayrı,
senin kokundan uzak.
Şu anda hiç bir şey mümkün değil.
Şu anda her şeyden ayrı, her şeyden uzak
ve her şeyden mahrumum ben.
Şu anda sadece yalnızlık ve kahırmsn nickleri




Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın,
Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak
Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan
İşte öyle imkansız birşey seni unutmak.
Zannetme ki herşey bitti sevdiğim;
Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar.
Ve bundan sonra kim severse dünyada;
Seni ve beni hatırlayacaklar
Inan ki! Kırılmış bir ayna gibi
Paramparça, kırık dökük aşkımız
çaresizliğin, ümitsizliğin türküsü
Türkülerin en içlisi, en hüzünlüsü
Büyük aşkımız
Unut benden kalan ne varsa
Unutmak tesellidir yalnızlığın
Güneşi bir kadeh şarap gibi içip
Delicesine sarhoş olmak
En güzel tarafı imkansızlığın
Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?
Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar?
Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var;
Kııysındaymış gibi en sakin denizlerin...
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü
İşte ellerimde al, diyebilseydim
Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi
Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.
Ne zaman seni düşünsem yaşamak güzel
Bir bahar bahçesi olur güz bahçeleri
En karanlıklarda bile uzanır bir el
Kendiliğinden açar sabaha perdeleri
BEDAVA SMS GÖNDER


Sen bastığın yerde çiçeklerin büyüdüğü
Her zaman en güzel, her yerde eşsiz
Sen yaprak, sen köpük, sen kuş tüyü
Sen sevgi nehirlerimin aktığı büyük deniz
azımak ulu ağaç gövdelerine adımızı
Yazmak her şeyi bir bir kumların üstüne
O her işkenceye mahkum olmuşluğumuz
O çok sevmek, daha çok sevmek günden güne.
Şarkısız ve sensiz kaldığım nice akşamlar
Gözlerin geçer aklımdan özlemler içinde
Gözlerin bir çigan müziği güzelliğinde
Kirpiklerinde keman, bebeklerinde gitar...
Bir daha dünyaya gelsem
Yine seni severdim
Beni üzesin diye
Beni deli divane edesin diye
Seni görmediğim günler
Karanlıktaıym, katran gecelerdeyim
Cehennem misali bir yerdeyim
Bir demir nasıl paslanır, bir elma nasıl çürürse
İşte öyleyim...
Gözleri namuslu namuslu parlar insanların
Gökyüzü inadına mavi
Yaşamak inadına güzel
Bu şehirde sen varsan...
Bütün kadehlerimi hep sana adıyorum
Hep senin için bu bir bir boşalan şişeler
Umutsuzluğum, sarhoşluğum senin eserin
Senin yüzünden bu delicesine içmeler
Dayanmak zor yalnızlığına akşamların
Unutmak mümkün değil seni bir şarkı gibi
Ağır ağır ilerleyen bu zaman içinde
Her an bir sarhoşluktur sensizliğin verdiği
Bir gün anlarsın hayal kurmaıy;
Beklemeyi, ümit etmeyi.
Lanet edersin yaşadığına..msn nickleri

Maziden ne kalmışsa ıyrtar atarsın..
Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan
Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan
özlenen sen, özleyen sen, özleten sen
Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki
Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski
öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Dün kopan bir yapraktı,düşen bir kuru daldı
Bugünden güzel değil bulacağın yarında
Aç ellerini bir bak yanan avuçlarında
Dün gitmiş yarın yok bize bir bugün kaldı
Demek o beni sevmiyor
demek o beni anlamıyor
bana içkimi verin
bana kadehimi verin
bir daha ölmek istiyorum
Bir yerlere varmadan, nasıl böyle
Hiç durmadan akıp gidiyor günler
Yaşam diye verdiğin bu mu söyle
O mu sırtıma sapladığın hançer
Sevdimse; verdiğin yürekle sevdim
Sen açtın bu ufku karşımda sonsuz
Yürüdüm bir yolun sonuna geldim
ıykık, üzgün ve paramparça onsuz
Zamanlar kalleş şimdi, herşey artık bir oyun
Manzaralar hüzünlü insanlar ağlamaklı
Bir akşam getir bana, gizlice ve en saklı
Saatleri birer birer dudaklarında sun
Duymak nedir bilir misin?
Duymak, ama anlatamamak
Tam dilinin ucuna gelmişken söyleyememek
'Seviyorum' diyememek
Yani ölümü yaşamak nedir bilir misin?
Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi
Akıtır taşa, toprağa kanımı
Dünya seninle aydınlık ve güzeldi
Şimdi bin güneş doğsa götürmez karanlığımı
seni arıyorum kalabalık caddelerde,
tanımadığım insanlar geçiyor, sen yoksun..
perişan hayallerimin başladığı yerde,
sana sesleniyorum, duyuyor musun?
beyaz güller açtı bahçelerde , sevdiğin..
ya o karanfil , baygın kokulu çiçek.
gel yalnızlık bahçeme beyazlar giyin,
anladımki bu ömür sensiz geçmeyecek.
yalnız sen varsın beyaz gülüm,
evde bahçede ve sokakta,
bir eylül akşamı gördüğüm ,
o beyaz hayalsin uzakta..
yeter.. gel artık yeter..
karanfiller açtı gel
kış bahçesinde , güller
beyaz güller açtı gel
Ayrılık diye bir şey yok.
Bu bizim yalanımız.
Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var.
Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun?
özleme bir diyeceğim yok.
O kömür kırıntıları arasında parlayan bir cam parçası.
O nefes alışı sevgimizin, kavuşmalarımızın anlamı.
O tek güzel yönü bekleyişlerimizin.
Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam;
Seni özlediğim içindir.
Beklemenin korkunç zehri öldürmüyorsa beni;
Seni özlediğim içindir.
Yaşıyorsam; içimde umut varsa,
Yine seni özlediğim içindir.
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
öylesine ıyktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Kucağımda bir ıyğın
Meyvası ayrılığın,
Ben yine geleceğim
Benim küçük meleğim.
Bırakma beni sevdiğim
Gidişine dayanamam
Hasret gözyaşlarımla
Kendimi avutamam
Ben senin en çok gözlerini sevdim
Kâh çocukça mavi, kâh inadına yeşil
Aydınlıklar, esenlikler, mutluluklar
Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil
Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
Tuttum, ta içime oturttum seni
Aldım, okşadım saçlarını, öptüm
ıçtim yudum yudum güzelliğini
ölme diyorsan; gitme kal öyleyse
Sarıl sımsıkı, tenim ol, beni bırakma
Hadi gel, tut ellerimi, benimle yan
Benimle meydan oku her çaresizliğe
Ne güzel ellerin var incecik
Ne güzel saçların var sapsarı
Anlasana o yalansız gözleri
Düşündükçe baştanbaşa özlem kesiliyorum
Bu engeller bana göre değil oysa
Ben bu dağları aşarım
Geçerim bu denizleri, korkma
İşte düştüm yollaramsn nickleri

Dur, bekle beni, geliyorum
Bütün sevgililer, dostlar gitti
Bir sen kaldın kadınım beni terketmeyen
Batan gemilerin kaptanları gibi
Denizlerin ortasında ölümü bekleyen.
özledim sesini ne olur konuş
Bir gül açtır zamanların ötesinden
Karanlıklar içindeyim, kapkaraıym bugün gel
Gök mavisinden, deniz mavisinden
Bana bir şarkı söyle
ıste ayrılık bu; hiç beklemediğimiz...
O ikiz kardeşi ölümün.
Anlıyorum bir daha görüşemeyeceğiz
Sakın ağlama ve bir şey söyleme bana
ınsan ayrılırken bile büyük olmalı.
Seni alıp uzaklara giden otobüs
Benim üzerimden geçer hışımla
Devrilir, bakakalırım ardından
Bir sel gibi akan gözyaşımda...
Artık ne yapsam boş, teselliler faydasız
Karanlık gitgide en derinlere çeker beni
çaresiz, bütün sokaklarında bu şehrin
Böyle perişan beklerim dönmeni
ıstesem ben bu ömrü, bu talihi istemem
Böyle durup durup senden ayrılmak varsa
Orada bir mezar kazılır benim için
Ayrılığın nerede başlarsa.
Şimdi en açık renginde gözlerin
Şimdi benimlesin tüm kaygılardan uzak
Anlatılmaz bir şey var aramızda hazin
Şiir gibi bir şey seninle yaşamak
çirkin olan,fena olan ne varsa unut
Gözlerimin söylediği şarkııy dinle
Ellerimizde sevgi içimizde umut
Bütün iyilikleri paylaşalım seninle
Varlığın dudaklarımda bir bal tadı
Yokluğun en korkuncu ölümlerin
Senden başka dindiren olmadı
Acısını içimde kanayan yerin
Bulutsuz bir gökyüzüdür güzelliğin
ıyldızların en parlak olduğu zamansın
Denizlerim senin kııylarında sakin
Bırak ellerini avuçlarımda kalsın
Aşkın büyülü sesini duyuyor musun
Şimdi onun gülleri açan güz bahçelerinde
Gitme ki günlerimiz gecelerimiz olsun
çoban kulübelerinde balıkçı kahvelerinde
Benimle kal zaman bitinceye kadar
Benim ol yüzıyllar ve çağlar boyunca
Bir ömürdür seninle geçen dakikalar
ölümden güçlüyüm sen yanımda olunca
Şimdi öyle büyük ki beraberliğimiz
Nabzın benim bileklerimde vurmakta
Artık bütün kaygıların ötesindeyiz
Benimle en güzelsin aynalardan uzakta
Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi
Aşktı o! Beni durup yenileyen
Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi
Oydu, dolu dizgin gidişime dur diyen
Dönebilmek o dönüşü olmayan yollardan
Sürekli bir aldanış bir daha bir daha
Hiç bitmeyecek gecelerden bir sabaha
çikabilmek ve sevmek durmadan usanmadan
Konuşmak konuşmak gözlerle fısıltılarla
Duymak büyülü sıcaklıgını beyaz ellerin
Her geçen dakika var oldugunu anlamak için
Yaşamak arzu dolu dudaklarda, şarkılarla
Unutmak ne varsa kötülükten yana
ınmek sevilen gözlerin derinligine
öyle mutlu, öyle sarhoş, alabildigine
Bin ıyl içmek o sulardan kana kana
Her gün ona koşmak dağlardan tepelerden
Her yerde, her zaman onsuz edememek
O en tatlı hayal, en büyük gerçek
Anlarsın taşan o, günlerden gecelerden
Aşk mıydı o, aşkımsı bir şey miydi
Neydi çekip kendine, beni bağlayan
Kanatan dudağımı, tenimi dağlayan
Elleri ta içimde o dev miydi
Bütün yollar aşktan geçiyor, görüyor musun?
Bir aşk çizgisi var her şeyden öte
O çizgiden başka bütün çizgiler
Aşkı tüketmede
Her düşünce aşka teğet geçiyor
Tanığı çizgiler var olduğumuzun
Bir aşk çizgisi var her şeyden önce
Bütün yollar aşktan geçiyor, görüyor musun?
Yitirdim umut kırıntılarımı
Sevgimi, neşemi, bütün varımı
çaresiz bir yokluğun içindeyim
Gömdüm içime ıykıntılarımı
Arıyor bir yarım öbür yarımı
Ne bir anlaıyşlı el,ne bir dost bakış
Biraz ümit,biraz hayal sonra aldanış
En güvendiğimiz tepelere kar yağmış
Deniz o deniz değil,dağlar o dağlar değil.msn nickleri
.
En ağır işçi benim;
Gün yirmi dört saat, seni düşünüyorum.
Bugün bütün iyi kalpliliğim üzerimde
Cümle düşmanlarımı affettim
Yediğim meyvalardan
Kokladığım çiçeklerden af diliyorum
Sana bir rüzgar getireceğim
Dağlardan, tepelerden
Gitme, sana zamanı getireceğim
Zamanın bittiği yerden
Nice nice acıları aklına getir
Bunca yoksulluğu aklına getir
Gözyaşlarını aklına getir
"GıTME KAL" var yok dinlemez bir çocuk isteğidir
Gitme aklına getir
ıstemem söyleme bir tek kelime
Sen de eller gibi adımı unut
Değmesin artık hiç elin elime
Sar yeni aşkını benim yerime
Sen de eller gibi adımı unut...
Beni ta kalbimden vurdu gidişin,
Bütün umutlarım ağır yaralı.
Aklımdan çıkmıyor veda edişin,
Büyün duygularım ağır yaralı.
Dün gece uzun uzun
Seni andım ağladım.
Sonu yok yolumuzun
Ona yandım ağladım.
ıyldırımlar düştü güvendiğimiz dağlara
Hep boş çıktı sarıldığımız eller
Hep taş çıktı inandığımız kalpler
Kaç kez sırtından vuruldu hayallerimiz
Kaç kez ıykılıp kaldık köşe başlarında
Kaç kez delik deşik oldu yüreğimiz
Bu böyle sürüp gitmeyecek biliyorum
Bir sabah bir dilencinin avuçlarına bırakacağım kendimi
Kim ne derse desin!
Tahammülüm kalmadı artık
Bıktım seni sensiz yaşamaktan
Nasılsa döneceğin yok senin
çıldıracağım bu gidişle
Allah kahretsin! ..
Hangi masaya otursam
Senin sevdiğin içkiyi koyuyorlar önüme
Vazomda hep senin sevdiğin çiçekler
Ve dudaklarımda hep senin sevdiğin şarkılar
Senin doğumgünlerini kutluyorum senden habersiz
Ve her sabah dualar ediyorum mutluluğun için
Ne yapsam, ne etsem, nereye gitsem
Ecel gibi peşimdesin.msn nickleri

İşte böyle bir sevda benimkisi
Bu zamanda, bu devirde
Haklısın adam olacağım yok benim
En güzeli artık son vermek bu hayata
En korkunç uçurumlardan bırakmak kendimi
Ya da en yüksek tepelerden
En uçsuz bucaksız denizlere bırakmak bedenimi
Ama içimde sen varsın
Ya sana bir şey olursa?
Şimdi bir kır kahvesinde olsaydık seninle
Yine aynı masada yine aynı köşede
Yeniden düşler kursaydık seninle
Dağlar gibi sıra sıra
Ve yeniden yaratsaydık kendi dünyamızı
Ve de birlikte söyleseydik ikimizde kendi şarkılarımızı
Meydan okuyup ayrılıklara
Hem de teslim olmadan
ıyllara, yollara, yalanlara..
Şimdi bir düşün
Kim itti bizi bu kör olası ayrılığa?
Kim itti bizi bu pişmanlıklar denizine?
Kim yaktı bizi kim?
Hem de sırtımızdan vura vura
Görüyorsun değil mi görüyorsun
Bir ikimiz sığamadık bu koca dünyaya..
Yorgun bir hasretle dönersen bir gün
Beni burda değil kalbinde ara! ..
Ne kadar ıykılmış olsan da o gün
Beni bende değil kendinde ara! ..
Akşam erken çöker yalnızlığıma
Sokak sokak gezer ararım seni
Hasretin gönlümün yangınlarında
Alev alev yanar ararım seni
Her seven sonunda düşüyor derde
Bu aşk kitabının yazanı nerde
Bir aşık inandı.. çok sevdi diye
Terketmek kanun mu aşk kitabında?
Nereden bilecektin seni sevdiğimi
Hiç fısıldamadım ki kulaklarına aşkımı
Senin için msn nickleri

Günlerce gecelerce ağladım
Nereden bilecektin
Hiç silmedim ki yanında gözyaşlarımı..
Kalbimde arama eski yerini
Sen gözümden akan sele karıştın
ıstesem de artık sevemem seni
Hasret rüzgarına yele karıştın..
Kırılan kalbim var dinmez bir kini
ömrümce sürecek aşka yemini..
Kavuşmak imkansız artık sevgilim
Dönüşü olmayan yola karıştın..
Ayrılık kapııy çalıyor açma
Biraz daha düşün zamanımız var..
Ne günler yaşadık bak sayfa sayfa
Seninle yazılmış romanımız var..
Gönül kapısından hemen uçma dur!
Selamsız vedasız böyle kaçma dur!
Bilinmez yerlere yelken açma dur!
Seninle mutluluk limanımız var! ...
Bir anda yokuşa çevirme düzü
Dargınlık bir aşkın tadı ve tuzu
Hatırla Tanrıya verdiğin sözü
Ayrılmak yok diye yeminimiz var...
Gezdiğim her yerde hatıran dolu
Bilmem ki ben nasıl unutacağım
Ne yazık bu aşkın yok başka yolu
Yarın bu şehirden ayrılacağım
Aldırma görürsen yaşlar gözümde
Şarkımız olacak yine dilimde
Mektubun cebimde, resmin elimde
Yarın bu şehirden ayrılacağım..
Ayrılık çanları çalsa ansızın
Elveda sevgilim diyecek misin?
önünde diz çöksem, gitme kal desem
Bakmadan ardına gidecek misin?
Ayrı yönde akan ırmaklar gibi
Dalından uçuşan yapraklar gibi
ümitsiz, çaresiz aşıklar gibi
Kalbinden aşkımı silecek misin?
Son ümidi yere serecek misin?
Kendini boş yere teselli edip
Sevdadır nasılsa geçici deyip
Yaşlı gözlerini gizlice silip
Bakıp da yüzüme gülecek misin?
Haklısın, aramızda dağlar, denizler var,
Haklısın, aramızda uçurumlar.
Senin sevdaların, üç günlük masal,
Benim sevdalarım, Allah'ına kadar.
Elma şekeri mi sandın aşkı,
Ne şiirin şiir, ne şarkın şarkı.
Hele bir kırılsın, hele bir kırılsın feleğin çarkı,
İşte ben o zaman görürüm seni.
Halâ tahta masalara yazıyorsam adını,
Aşk kitaplarında arıyorsam tarifini aşkın,
Kahır mektuplarında yeniden buluyorsam seni,
Islak mendillere siliyorsam gözyaşlarımı,
Eyvahlar çekiyorsam her biten aşkın ardından,
Bana sor yalnızlığı..
Bu benim ilk aldanışım değil,
Bu benim son ıykılışım değil,
Bırak bu sahte gözyaşlarını,
Bırak bu masum bakışlarını.
üzülme, benim için üzülme,
üzülme bu son için üzülme,
Ben, ben, ben yeterim kendime..
Varsın da bir dağ gibi büyüsün hasretin içimde,
Varsın da her gece
Bir kemanın tellerinde ezilsin kalbim,
Varsın da bir daha değmesin ellerim ellerine,
Asla pişman değilim.
Hatırla, bir adam diyordun hatırla,
ömür boyu sevsin beni ömür boyu,
İşte o deli, işte o çılgın, işte o adam benim.
çünkü ben,
çünkü ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim.
Severken ne kadar büyükse insan
Ayrılırken yine büyük olmalı
Ne kadar insafsız olsa da zaman
Sevenler her zaman bir dost kalmalı..
Bir ecel olsa da ayrılığımız
Bir ömür sürse de pişmanlığımız
Koca bir mazi var yaşadığımız
Geçmişe her zaman saygı duymalı..
ıyrtılmış olsa da resimlerimiz
Yabancı olsa da isimlerimiz
Nefrete dönse de sevgilerimiz
Yine de o aşka saygı duymalı
Sevenler her zaman bir dost kalmalı.msn nickleri

Duydum da inanmadım
Aşka gülüp geçmişsin
Benimkisi aşk değil
Bir oyundu demişsin
Zafer senin zaferin
Eser senin eserin
Sevin ey zalim sevin
Bak bir erkek ağlıyor..
Bana bunu yapmayacaktın
öyle sırtımdan vurmayacaktın beni
Gelişin gibi onurlu olmalıydı gidişin
Ve öylesine gururlu bitişin.
Gel gör ki kötü oynadın bu oyunu
Erken düştü masken yüzünden
Demek sen içimde büyüttüğüm bir dev değil
Bir hiçtin
Görüyorsun işte
Gittin
Ve de bittin.
Bana bunu yapmayacaktın
Böyle bir hançerle ıykmayacaktın beni
Bir ihanetin adresi olmamalıydı ayak izlerin
Yoksa ben mi yanlış tanıdım seni?
Yoksa hep böyle kirli miydi senin denizlerin?..
Artık
Adın ihaneti çağrıştırıyor bana
Ve tadın bir ıylanın en öldürücü zehrini
Söyle
Şimdi hangi yüreğe saplıyorsun
O acımasız hançerini? ..
Bil ki
Bundan böyle
Yasaklanmış kitaplarım gibisin bana
Yaklaşmam yasak
Dokunmam yasak
Ve ömrümce
Sarılmam yasak sana!..
Ayağım ayağıma dolaşır sonra
Gözlerim büyür büyür, kocaman olur
Bakarsın dilim tutulur, hiç konuşamam
Bana gel deme!
İşte resimlerine bakıp avunuyorum
Hayallerim yetiyor bana ne güzel
Zaten ölesiye hasretim aydınlıklara
Ve bitimsiz bir özleyiş bendeki
Kanatlanabilirim, uçabilirim belki
Bana gel deme!
Aklımdan çıkmıyorsun
Sensiz bomboş bu hayat
Susma öyle ne olur
Bana kendini anlat..
Aşkımızdan kime ne
Sevdamızdan kime ne
Başkasından bana ne
Ah benim nar çiçeğim
Canım ipek böceğim
Meraktan öleceğim
Bana kendini anlat..
Ey benim gönlümün nazlı çiçeği
Barışın ellere, küsün bana mı?
Sana kim öğretti böyle sevmeyi
Bayramın ellere, yasın bana mı?
Duymadın gönlümün haykırışını
Kırdın şu gönlümün sabır taşını
Görmekten usandım çatık kaşını
Gülüşün ellere, nazın bana mı?
Uçurdun yellere ümitlerimi
Düşürdün dillere çektiklerimi
Soldurdun içimde hayallerimi
Baharın ellere, kışın bana mı?
çok yalvardım gitme diye ben ona
ıyllar sonra dönüyormuş bana ne
Seviyordum gülüp geçti aşkıma
Şimdi beni seviyormuş bana ne..
Neyleyim ben dökse bile yaşını
Ben unuttum çoktan onun aşkını
Vursun artık o taşlara başını
çok pişmanmış yanıyormuş bana ne..
Gönlümde aşk saati bak durdu
Seven kalbim beklemekten yoruldu
ıyllar var ki ne aradı ne sordu
Şimdi beni soruyormuş bana ne...
uykusuz gecelerin
sabahını bana sor
yarım kalan aşkımın
eyvahını bana sor
bana sor yalnızlığı
ayrılığı bana sor
mutluluğu bilirsin
mutsuzluğu bana sor.
karşılıksız sevginin
vefasız sevgilinin
bomboş kalan bir elin
acısını bana sor..
Daha dün diyorsan geçen ıyllara
Gözlerinde anılar hala yeşilse
Ve hala ıslaksa kirpiklerin
Bırakıp bütün mutlulukları
Bırakıp bütün güzellikleri bir yana
Bekledinse yollarımı
Bekle geliyorum...
ısyan edip ağladığın mevsimlerde
Aşkımla silebildinse gözyaşlarını
Sevemedinse benden başkasını
O bensiz gülüşler avutamadıysa seni
Dindiremediyse hasretini ıyllar
Ve bir türlü unutamadınsa beni
Bekle geliyorum...
Her şarkı bir sevdadan dökülür mısra mısra
Her şarkı yaşanmış bir masalı resmeder Düşün çamlar arasını, mehtaplı geceleri, masmavi denizleri
Düşün şimdi yollara serpilen ümitleri
Hadi bir şarkı da sen
Söylesene! ..
Bak büütün güzelliklerin tümü sende
Bak sende gülümsüyor en amansız özlemler
Unut bir yerde bensiz olduğunu, çaresiz
Ayrılıklar sevenlerle yücelir
Hadi sil gözlerini
Gülsene! ..
Bitimsiz bir sevdadır yaşamak
Sevmekse en güzeli mutlulukların
Sense içimde en tanrısal gerçeksin
İşte yüreğim bildiğince çarpıyor sen, sen diye
Sende gözlerim, sende ellerim, sende sen olan varlığım
Düşünsene! ..
Bakma sen yağmurların sağnak döküldüğüne
Bakma sen gecelerin karanlığına
Bu pembe umut sütten de beyaz
Bu senli hayal gülden de kırmızı
İşte renk renk çiçekleri aşkımızın
Görsene! ..
Ve bir gün dur diyeceğim geçip giden zamana
Son kurşunu sıkacağım sensizliğe
öbek öbek mutluluklar taşıyacağım dağ eteklerinden
Sana gökten ıyldızları koparacağım bir bir
Sana bitmez tükenmez sevdalar getireceğim
Beklesene!..
Böyle uzak uzak bakma gözlerime ne olur
O küskün bakışlarını saplama yüreğime
Bir sen kaldın düşlerimin zirvesinde
Bir sen kaldın umutlarımın ötesinde
Bir sen...
ıstemem sevgili yüzüme gülme
Eğer ki sonunda ağlatacaksan
ıstemem sevgilim ümitler verme
Sonunda dünyamı karartacaksan
Ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim
Bir ömür boyunca sevenlerdenim
Ellerin ellerime değmesin derim
Eğer ki sonunda bırakacaksan
Gönüle vurulmaz asla bir kilit
Seveni öldürür kırılan ümit
Sevgilim yanıma yaklaşmadan git
Eğer ki sonunda ayrılacaksan
Ne köleyim ne de bir kul
Vicdan bir borç, hayat okul
Alın sizin olsun akıl
Ben bu köyün delisiyim
Ateşleri kül ederdim
Kurşunları gül ederdim
Şu dağları yol yapardım,
Acıları bal yapardım
ben olsam..
Ben olsam ah ben olsam
O dağlarda ben olsam
O yollarda ben olsam
Oralarda ben olsam
Sokaklara aşk yazardım
Acılara son yazardım
ben olsam.
Yoksullara çul olurdum
Her sevene kul olurdum
Elimde aşk bayrakları
Yasaklardım yasakları
Ben olsam ah ben olsam...
Sen hayatımın en vazgeçilmez aşkı
Sen uğrunda en çıldırdığım esmer
Sen yolunda savaşlar verdiğim sevdam
Sen uğrunda ölümlere gidip geldiğim
Sen beklediğim
Sen özlediğim
Sen gizlediğim...
Güneş doğmaıy unutabilir
Sabah olmaıy
Yağmur yağmaıy
çiçekler açmaıy unutabilir
Kuşlar uçmaıy
Baharlar gelmeyi
Ama ben seni asla..msn nickleri

Ne zaman bir şiir okunsa aklımdasın
Ne zaman bir telefon çalsa karşımdasın
Sen tanrımın en güzel armağanı
Sen hayatımın en gerçek yalanı
Sen bütün huylarımı ezbere bilen
Sen gözyaşlarımı en iyi silen
Sen dünyanın en güzel kadını..
Sen yemeğimin tuzu
Yüreğimin buzu
Anasının en güzel kızı
Sen kalbimde en tatlı sızı
Sen bütün varlığımın en sevimli hırsızı
Sen sevdikçe sevilesi
övdükçe övülesi
öptükçe öpülesi aşkım...
Sen beni yokluğuyla delirten
varlığıyla yolumu yolundan çeviren
Sevdasıyla beni bir dağ gibi deviren kadın
Bundan böyle senden sorulsun günahlarım
Sende bütün sorularım
Sende bütün cevaplarım
Adam olmuşsam senden
Katil olursam senden
Ben çoktan vazgeçtim kendimden
Ama senden
Asla kadınım
ASLA! ...
ne varsa aradığım bil ki sende bulmuşum
senden öncesi yoktu seninle var olmuşum
sende bütün ümitler,sende bütün özlemler
beni bende arama artık ben sen olmuşum
Aramızda dağlar var
Aramızda uçurumlar
Yaklaşma yanılırsın
Ben öldüğümü bilirim
Sen yaşadığını sanırsın
Kendini bilmeden daha
Beni tanıyamazsın...
Günlerim ateşe gebe
Gecelerim sancılı
Varamadık sabaha
Ben bir yumak düğüm düğüm
Sen karmakarışık bir kördüğüm
Kendini çözmeden daha
Beni anlayamazsın...
Dudaklarımda yaşayamadığım
çocukluğumun, gençliğimin şiiri
Dört yanım hüsran
Dört yanım yalan
Dört yanım hüzün
Dört yanım isyan!
Vazgeçtim bütün saltanatından,
Sevdalarından köhne dünyanın
Ne dostta vefa
Ne aşkta huzur
Her gün bir ıykım
Kalbimden vurur!
ıykılır kalırım bu sağır akşamlarda
önümde dağ gibi bir yalnızlık
Içimde ıyllanmış yorgunluklar
Unutulmuş eski bir adrese çıkar yollarım
çaıymın ilk yudumunda o
Sigaramın son nefesinde o
Anlarsa beni.. bir tek o anlar.

Etiketler: , ,

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa